Anneannemin Hiç Gerçekleşmeyen Üç Ölümü
Rahmetli anneannem sağlığı konusunda çok hassastı; adeta bir nohut üstünde prenses, marulun dikeni eline batan bir nazenin, sofrada birinin çatalıOkumaya devam edin
Rahmetli anneannem sağlığı konusunda çok hassastı; adeta bir nohut üstünde prenses, marulun dikeni eline batan bir nazenin, sofrada birinin çatalıOkumaya devam edin
Biz Marita ile uzun zamandır tanışıyoruz. Onunla ne zaman sohbet etsek bana mutlaka eski günlerden ve çok sevdiği arkadaşı Maria’danOkumaya devam edin
Tülay o zamana göre evlenme çağına gelmiş bir genç kız. Annemlere hiç yüz vermiyor, kendi yaşıtlarıyla vakit geçiriyor. Annemin odasıOkumaya devam edin
Annem eski mahalle arkadaşlarıyla buluşunca anlatmışlar, o da yazmam için bana anlattı, “Yaz kız!” dedi… 1978… Bizimkilerin Bulgaristan’dan geldikleri ilkOkumaya devam edin
Fotoğraf çekilirken, sınıf kapısında asılı duran tabela, ilkokul ikinci sınıf anısına atılan bir imza gibi benim elime verilmiş. Sınıfımızda ikiOkumaya devam edin
Gönülsüzce yaptığım iş görüşmem beklentimin aksine kabulle sonuçlanmış ve hiç istemediğim halde kendimi birdenbire devlet memuru olarak buluvermiştim, son yazımıOkumaya devam edin
Kendimi bildim bileli bizim evin insanıydı Hasibe Teyze. Annemin ta çocukluktan arkadaşı. Eskilerin hükümet gibi kadın dedikleri türden bir görüntüsüOkumaya devam edin
Kız kardeşim beş yaşında, ben ise yedi. Ben okula gidiyorum, o henüz başlamamış. Bir anneler günü sabahında hediye telaşındayız. PaketiOkumaya devam edin
Sabah erkenden kalkıyorum. Babam beni okula götürüyor bir hafta sonu. Zaten hep babam ilgileniyor okul işlerimle: veli toplantısı, ders çalıştırma…Okumaya devam edin
Annemin esnaflarla arası hiç iyi olmadı. Ona göre esnaflık, müşterileri kandırmak, yalan söylemek ve kazıklamak demekti. Sattıkları malı beğenmez, söylenipOkumaya devam edin