Kurtuluş’ta Bir Apartmanın Hikâyesi
Mahallemi seviyorum. Kendimi neredeyse doğdum doğalı Kurtuluşlu gibi hissediyorum. Rum tersane işçilerinin kurduğu Dolapdere sırtlarındaki bu semt, Tatavla, şimdi dahaOkumaya devam edin
Mahallemi seviyorum. Kendimi neredeyse doğdum doğalı Kurtuluşlu gibi hissediyorum. Rum tersane işçilerinin kurduğu Dolapdere sırtlarındaki bu semt, Tatavla, şimdi dahaOkumaya devam edin
Şehirde büyümüş apartman çocuklarının ağaçla, çiçekle, böcekle ilişkisi ne kadarsa benim çiçek sevgimin de sınırları o kadardı. Cam kenarı çiçekleri,Okumaya devam edin
İstanbul’da Kasımpaşa’da Dolapdere mevki. Bir dükkân. De ki yıllarca gittin, geldin şimdi hatırlar mısın, tek kat mı, iki kat mı?Okumaya devam edin
Fotoğraf çekilirken, sınıf kapısında asılı duran tabela, ilkokul ikinci sınıf anısına atılan bir imza gibi benim elime verilmiş. Sınıfımızda ikiOkumaya devam edin
Bayan Wiesen her sokağa düşmeyecek bir yıldızdı benim için, kar beyazı saçları, kısa boyu, tonton kiloları ve şahane kahkahalarıyla mutlakaOkumaya devam edin
Bildiğim her şeyi anneannem anlattı bana. Ayva reçelini kırmızı yapmayı, öğrenmenin kutsallığını, aşkın cinsiyetinin olmayacağını (evet, anneannem tıpkı böyle demişti),Okumaya devam edin
Bir bahar sabahıydı. Saat henüz uyanma saati değildi. Yabancısı olduğumuz bu köyde kaçıncı günümüzdü? Saymayı bırakmıştım artık. Halamın ikimiz içinOkumaya devam edin
Yaklaşık sekiz yaşındayım. Bir gün halamın ailesi ve biz, eniştemin ablasının evine gidiyoruz. Kuzenimle ben mutfağa geçiyoruz. Mutfakta küçük birOkumaya devam edin
Odadan çıktığımda babaannem koridordaki portmantonun aynasından kendini izliyordu. Eskiden kadınlar evde giymek için viskondan, beli lastikli, uzun etekler dikerdi. ÇiçekOkumaya devam edin
Babaannem elini neye atsa onu bereketlendirir, iyileştirirdi. Turşusu mesela… Mahalle sınırlarını aşıp şehre, şehir sınırlarını aşıp şehirlerarası bir üne sahipOkumaya devam edin