1990'lar

İyi Günler, Öküz veya Hayvan Var mı?

“İyi Günler, Öküz veya Hayvan Var mı?”

Kadıköy’de beş, altı sahafa bu soruyu sordum. Hafif huzursuzca, çünkü tanımadığım insanlara öküz veya hayvan demem genelde. Dergiyi çıkaranlar isim ararken bu sahnenin olabileceğini düşünüp gülüşmüşlerdir kesin. Biri dışında tüm sahafların yanıtı kısa ve netti: ‘‘Yok.’’

İmge Sahaf, iki katlı, bol kitaplı bir yer. Daha önce de gitmişliğim, saatler geçirmişliğim vardı, çok hoş bir yer. Başı yazı masasına gömülü dükkân sahibi, okuma gözlüklerini çıkarmadı bile. Kaşlarının altından sert gözlerle birkaç saniye bana baktı. Gür bıyıklarının arasından ‘’Olması lazımdı.’’ dediğini duydum. Minik bir boyun hareketiyle aşağıda mizah dergilerinin olduğu yere doğru kendisini takip etmemi buyurdu. Eliyle yerdeki düzensiz dergi öbeklerini göstererek ‘‘Ehh, çarşamba pazarına döndürmüşler burayı!’’ diye serzenişte bulundu. ‘’Varsa buradadır.’’ diyerek beni dergilerle başbaşa bıraktı.

Görünürde hiç Öküz veya Hayvan yoktu, ben de öbeğin önünde duran çocuk sandalyesine oturup teker teker dergilerin aralarına bakmaya başladım. Çok sevdiğim, değer verdiğim, liseden sıra arkadaşımın bir zamanlar bu dergilerde yazarlık yaptığını öğrenmiştim, ona hediye olarak içinde yazısının olduğu bir sayı bulma motivasyonuyla giriştim işe. Bu kadar emek boşa gitmesin, bari yıllara göre ayırayım da benden sonra gelenlere hayrım olsun, dedim. Üç buçuk dört saate yakın, bini Leman dergisi olmak üzere üç bin civarı mizah dergisini tasnif ettim. Böyle boş bir işi yapabilecek özgürlüğe sahip olduğum için şükrettim. Bu arada lise yıllarımın en değerli hatıralarından birini oluşturan Leman dergisine özel ilgi göstermek bir gönül borcu gibi geldi, detaylı tasnife onunla başladım.

Dağ gibi büyüyen 1996 öbeğine bakınca o yıllarda lise arkadaşlarımla nasıl Leman hastası olduğumuzu düşündüm. Rasgele bir sahafta, rasgele bulunan bu dergilerin sayısının yıllara göre ülkedeki satış tirajını yansıttığını varsayasım geldi. Bu varsayımla yola çıkınca Leman’ların yıllara göre sayısı aşağıdaki gibi çıktı. Tabii oturup hepsini saydığım sanılmasın. Her yıla ait dergileri üstüste koydum. Sonra kareli defterimden kopardığım bir sayfayla hepsinin yüksekliklerini kutucuk biriminden ölçtüm. Dergi sayısıyla kutucuk sayısını ilişkilendiren üç veri noktası aldım, bir excel, bir grafik, iki denklem, bir hokus pokus ve işte karşınızdaaa…

1996’da yani ben lise sondayken ve arkadaşlarımla beraber çılgınca Leman okurken, dergi bir sıçrayış yapmış. Şaşırmadım, o yıllarda Leman bizim için hakikaten bir hastalıktı. Bir yılın tüm sayılarını içeren ciltli halini annemle beraber İstanbul’da bulmuş, İzmir’de yaşayan çok yakın başka bir arkadaşıma doğumgünü hediyesi olarak almıştım. Verdiğim en özel hediyeler içinde ilk sıralardadır. Sonrasını bilmiyorum, ben yurt dışına gittim ve bir daha Leman okumadım.

Grafiğe göre 1997‘de popülerlik düşmüş, 2000‘lere doğru yine tırmanmış, 2001‘den itibaren tekrar düşüşe geçmiş. Tabii varsayımım yanlış olabilir, tesadüfen bu sahafa dergi getiren insanlar bazı yıllarda daha fazla dergi alan insanlar olabilir veya biri 1997, 1998 ve 2000‘lerden sonra dergilerin hepsini alıp gitmiş olabilir: binbir türlü şey olabilir.

Olmadığını varsayalım. 1997’de ve 2002‘de ne oldu ki? İnsanlar daha mı az Leman almaya başladılar? O yıllarda başka bir dergi(ler) mi doğdu? Ekonomik kriz mi oldu? Ben gittim diye insanlar Leman okumayı mı bıraktı?

İlk olarak sahaftaki dergi sayısıyla dergi popülerliği arasında bağ olduğu varsayımının gerçeği yansıtıp yansıtmadığını öğrenmek için LM Basın Yayın Ltd. Şirketini arayıp yıllara göre satışları sordum. Tiraj bilgilerini vermeye yetkili değillermiş. Operatör arkadaş önce niye böyle bir şey sorduğumu bilemeyip afalladı. Sonra 1996‘larda dergi satışlarının yüzbinler civarındayken 1997’de gerçekten de bir tiraj düşüklüğü olduğunu, çünkü o yıllarda başka dergilerin, mesela Penguen’in çıkmaya başladığını söyledi. Wikipedia ve http://www.penguen.com’a göre bu tam doğru değil, Penguen 2002’de çıkmaya başlamış.

Sahaftaki dergi sayısının tirajla ilişkisi konusunda varsayımımın doğru olup olmadığından hâlâ emin değilim ama sanki yeni dergilerin doğması açıklamasını mantıklı bulma eğilimim arttı. Çünkü birazcık daha bakındım ve gördüm ki hakikaten o yıllarda doğmuş ve popülerleşmiş yeni dergiler var, okuyucu kitlesini bölmüş olmaları mümkün.

Wikipedia’ya göre 1994’te Dıgıl, 1995’te HBR Maymun, 1996’da L-Manyak çıkmaya başlamış. Sahafta da zaten onlarca Dıgıl, onlarca HBR Maymun, yüzlerce L-Manyak dergisi vardı. Leman’dan ayrılan L-Manyak’a giden yazar çizer takımı binlerce okuru da yanlarında götürmüş olmalı. Grafikteki ikinci düşüşte de 2001’de çıkmaya başlayan Lombak ve 2002‘de çıkıp patlayan Penguen’in payı olmalı.

İki saat kadar sonra Lombakların arasından nihayet bir Öküz çıktı. Daha önce bu dergiyi hiç görmemiştim, hazine bulmuş gibi oldum. Meğer değerli insanların birbirini bulduğu, birlikte tartıştığı, öğrendiği, yazdığı, çizdiği, güldüğü, cennetlik bir kültür fizik dergisiymiş Öküz. Kurmayı hayal ettiğim gibi bir okulun başka türlüsüymüş! Toplu fotoğrafta arkadaşımın yüzünü görünce gururdan ve sevinçten içim kabardı, çocuk sandalyesiyle beraber hopladım.


Görsel: Banu Akkalkan

Creative Commons Lisansı

Bu eser Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

İyi Günler, Öküz veya Hayvan Var mı?&rdquo için 2 yorum

  1. Sedef Turan

    Mizah dergileri üzerine ciddi bir araştırma olmuş. Kutucuk birimli grafik müthiş. 🙂

  2. Ben de ciddi Leman takipçilerindendim o zamanlar. MSÜ Güzel Sanatlar’da idi çizerlerinin çoğu. Okul kantininde beraberdik. Onların ayrı dünyaları vardı gerçi ama çok hayrandım bir çoğuna.. Hepsi geldi aklıma yazınızı okuyunca. Araştırma disiplininiz ve sabrınız ayrıca takdire şayan…

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: