1990'lar

Dedeme Veda

Dedem rahmetli ölmeden önce son kez hastaneden eve gelmişti. Yani o zamanlar, bir sonraki sefer hastaneye gideceği ve orada hayata gözlerini yumacağı zamana kadar, bunun neredeyse 40 yıldır yaşadığı Bursa’daki evine son gelişi olduğunu bilmiyorduk.

Taksi evin önüne yanaştı. Anneannem perdeyi aralamış pencerede dedemi bekliyordu. Annem ve ben, sağ olsun taksicinin de yardımıyla dedemi taksiden indirdik. Komşulardan bazı ağabeyler de dedemi ikinci katta bulunan evine çıkarmamıza yardım ettiler. Biz asansör bulunmayan eski apartmanın yüksek basamaklı merdivenlerini dedemle ağır ağır çıkarken anneannem evin kapısını açmış sabırla bizi bekliyordu. Nihayet kata ulaşmıştık.

Annem ve ben dedemi odasına yerleştirdik, yatırdık, üzerini örttük. O sırada anneannem artık ölüm döşeğindeki dedemin odasının kapısında bekliyor ve sadece dedeme bakıyordu. Ben dedemin yastığını rahat bir pozisyona ayarlarken annem “İyi misin baba?” diye sordu. Dedem konuşmadan sadece başını sallayarak onayladı. Anneannem de dedemin başucuna gelecek kadar kendini toparlamıştı.

Nihayet dedemin yanına yaklaştı. Elini dedemin yattığı yatağın ahşap baş ucuna dayayıp usulca dedemin yüzüne doğru eğildi. Dedem 60 küsür yıldır aynı evi, aynı yemeği paylaştığı, dört çocuğunun annesi olan eşinin soluğunu artık yüzünde hissedebiliyordu. Anneannemin o gün söylediği sözler benim için adeta bir hayat dersi niteliğindeydi. O sözler hâlâ zihnimde yankılanır:

– Yaa kimin önden gideceği belli olmuyor işteee. Yaaa ne olduuuu???! Canip Bey ha noldu? Yaa işteee… (Başını ilahi adaletten aldığı güçle -biraz da adeta yılların biriktirdiği bir histeriyle- aşağı yukarı sallayarak…).

Anneannemin dedemden pek de hoşlanmadığını zaten biliyorduk. Çok haksız da bulamıyorum onu çünkü patriyarkada eleştirdiğimiz her şey bu evde mevcuttu. Yıllarca sahnede olan dedemdi. Haftanın belli günlerinde giyinip üyesi olduğu parlamenterler birliğine giderdi. Varsıl sayılabilecek, muhafazakâr bir eski yerel siyasetçiydi. Kendisi dışarıda hürmet görür, evde anneannemi pek sevmez, saymazdı. Anneannemle dedemi birlikte hiç dışarıda gördüğümü de hatırlamıyorum. Sosyal etkinliklere herhalde dedem yalnız giderdi. Ayrı odalarda kalırlar, mecbur kalmadıkça birbirleriyle muhatap olmazlardı. Muhatap olmaları gerektiğinde de genelde dedem anneannemle kovalar gibi aşağılayıcı bir üslupla konuşurdu. Anneannem sanırım dedem için ev işlerini yapmaktan sorumlu biriydi ve onun dışında da yoktu.

Anneannemi odadan çıkardığımda anneannem histerikçe “Yaaa işteee…” demeye devam ediyordu. Ben bıyık altından durumun trajikliğine biraz gülerek, biraz da anlayışlı bir ifade takınarak anneannemi odadan uzaklaştırırken annem “Aaa aa!” demekle yetindi.


Görüntü: Yazardan, “Dedemin Objeleri.”

Creative Commons Lisansı

Bu eser Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

Dedeme Veda&rdquo için 1 yorum

Bir Cevap Yazın

%d