1990'lar

Öpüşme

Ortaokul yıllarım. Bir kuzenim var, Gamze. Aramızda sadece bir yaş var; nasıl oldu hatırlamıyorum ama bir araya geldiğimiz an deliler gibi gülüp eğlenmeye başladık erkenden. Bize bir saat uzaklıktaki başka bir şehirde yaşıyor onlar. Okul tatillerinde, bayramlarda bir araya gelmek için can atıyoruz; bir araya geldiğimizde sebepsiz gülmelerimiz ve kendimize ait dilimizle yetişkinleri canından bezdiriyoruz. Her şeyi, özellikle de hoşlandığımız erkekleri paylaşıyoruz, birbirimize mektuplar yazıyoruz. 

Cinselliğin, özellikle de öpüşmenin nasıl bir şey olduğunu merak ediyoruz. Bizden biraz daha büyük, öpüşmüş genç kızlar ayrıcalıklı. Biz daha öpüşemedik, yaşımız tutmuyor. Erkekleri uzaktan seviyoruz. 

Bir gün, nasıl olduysa, birbirimizle deniyoruz öpüşmeyi. Dillerimizi birbirimizin ağzının içine sokup tükürüklü şekilde öpüşüyoruz. Hatta daha fazlasını da deniyoruz, birbirimize dokunuyoruz. Yeni büyüyen memelerimizi elliyor, külotumuzun üstünden “kukumuza” bastırıyoruz. Bunun ne kadar zevkli bir şey olduğunu anlayınca artık her fırsatta “sevişmeye” başlıyoruz. Birimiz erkek rolünü üstleniyor, ötekinin üstüne çıkıyor. Genellikle de Gamze oluyor bu. Ben daha çekingen, daha “kız” gibiyim. 

Bir bayram günü, evde yatılı misafirler var. Halam, Gamze’nin de teyzesi hatta, odamdaki ranzanın altında yatacak; biz de üstte birlikte yatacağız. Gece altta halam var demeden sessiz sessiz yine öpüşmeye, birbirimizi ellemeye başlıyoruz. Gamze yine benim üstüme çıkıyor. Ranzayı ne kadar salladığımızın farkında değiliz. 

Ertesi sabah kahvaltıda halam “Kızlar, dün gece ne çok kıpırdandınız öyle?” diyor. 

Gamze’yle birbirimize bakıyoruz. 


Görsel Pixabay.

Creative Commons Lisansı

Bu eser Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

Öpüşme&rdquo için 1 yorum

Bir Cevap Yazın

%d