1950'ler

Kırmızı Pilav – ♫

On iki yaşındayım. Karayolları köylere yol yapıyor. Babam muhtar. Nafıa denirdi o zaman. Çalışan şoförler, hizmetliler 40 kişi toplanırlardı.

Bir kadın vardı yemek yapan, babam muhtardı, para veriyordu o kadına yemekler için. Çok canı sıkılmış bir gün, ne olduysa, “Yapmayacağım yemek.” demiş, gitmiş. Öğlenlik yemek yok şoförlere yani, annem de tarlada. Geldi bana babam “Kızım…” dedi “Şoförler bugün aç kaldı, onlara yemek yapabilir misin? Yaşım küçük ama, “Yaparım baba.” dedim. Yemek yapmayı da çok seviyorum. Ama ne yapayım?

Pilav istedi babam. Ben kırmızı pilav yapmaya niyetlendim. Ama kırmızı pilavın domatesli olduğunu bilmiyorum, onu düşünemedim! Kırmızı toz biber attım yağına.

Pilavı yaptım ama düşün, pilav dediğin dört kilo pirinçten! Yani nasıl diyeyim? Benim diyenin yapamayacağı bir pilav. Oldu pişti, ama rengi hiç hoşuma gitmedi. Biber vardı kabak vardı patlıcan da, hemen tencereyi koydum ateşe, kızarttım onları da. Bir de bakırcığımız vardı, dört buçuk kiloluk onun içine yoğurdu, sarımsakları, kızarttıklarımı da doldurdum. Pilavın yanına bir şey lazım çünkü. Komşunun ağacından vişne de topladım, hoşaf da yaptım, bir bakırcık da o doldu. Geldi korucular, aldılar yemekleri gittiler.

Babama sordum sonradan: “Baba rengi güzel olmadı pilavın?” “Olsun kızım. Ne koydun içine?” dedi, “Kırmızı biber.” dedim, “İşte onu yanlış yapmışsın, domates olacaktı.” dedi.

Tabi ya, kırmızı pilav domatesli!

Sonra ben bu şoförlere 12 gün yemek vermek zorunda kaldım. Bir o kadar da bulaşık geliyor geri. Yarına ne yapacağımı düşünüyorum hep. Annem bana “Yarın şunu şunu yap.” diyor, ama ben kendimden katıyorum üstüne, ilaveler, süsler…

Bizim köyden iki şoför vardı Nafıa’da çalışan. Bir gün sormuşlar, “Yemeği kim yapıyor bize, kadın bıraktı dediniz?” “Valla Mehmet Abi’nin kızı yapıyor.” demişler. “Onun yemek yapacak yaşta kadar kızı var mı?’ demişler, “Küçük ama yapıyor.” denmiş.

Bir gün Ömer Abi “Sen bunları bana taşımaya yardım eder misin?” dedi, yemekleri diyor. “Olur.” dedim. Götürdük kapları. Ama yanlarına gitmeden dışarıda bıraktım kapları ben, oradan kaçacağım kendimce. Ömer Abi yakaladı beni son anda, “Gel gel…” dedi, “Biri seni görmek istiyor.” Odaya soktu beni. Hiiiiii!!! Bir oda dolusu adam. “İşte…” dedi, “Size bu yemekleri yapan kız!” Hepsi baktılar bana, geldiler elimi sıktılar, eline sağlık dediler, tebrik ettiler uzun uzun, kutlamalar…

Bir utandım, koşarak kaçtım, ağlıyorum neden bilmem.


Anlatan: RDS
Yaş 72
Ses Kayıt süresi: 9 dakika
Temmuz 2020, Edirne
Ana görüntü:: Victoria Borodinova
________________________________

Creative Commons Lisansı

Kırmızı Pilav – ♫&rdquo için 2 yorum

  1. O en son cümleye bayıldım, ben de ağladım.

  2. Yazıdaki her ayrıntı başka güzel. Ben de ağladım neden bilmem.

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: