1980'ler

Çizgili Pijama

Büyük abim askerdeyken zatürre olmuş. Kendisi arayıp haber veremediği için bu işi vekâleten bir arkadaşına vermiş. Arkadaşının telefonunu açan ve aldığı haber karşısında çöken ablam, numaranın bir rakamını yanlış almış ve ne abime ne hastaneye ulaşabilmiş. Aradığı numara bir ev telefonu çıkmış. Ablam, “Abim çok hastaymış, hastanedeymiş.” deyince ev sahipleri anlayıp doğru numarayı vermişler, -miş diyorum çünkü evin küçüğü olduğum için bunları sonradan öğrendim.

Ablam anneme durumu olduğundan farklı anlattı. “Abim…” dedi “Biraz hastaymış….” Daha cümlesi bile tam bitmeden annem başladı ağlamaya. Hastanenin numarasını düşüremedik bir süre. Ablam önceden yanlışlıkla aradığı evi arayıp bu sefer “Biz çok uzaktayız, size zahmet olmazsa abime uğrayıp çorba götürür müsünüz?” dedi.

Ertesi gün annemle Ankara’ya doğru yola çıktık. Annem yol boyu ağladı. Arada da ağzıma ekmek arası köfte sokuşturdu tabii ki. Ben de ağlıyordum ama et yüzünden. Et yemeyi hiç sevmiyordum. Annem de, ben de farklı nedenlerle ağlarken otobüsün arkasından “Dat, dat, dat!!!” korna sesleri gelmeye başladı. Otobüsün şoförü bir yandan ne olduğunu anlamaya çalışıyor bir yandan söyleniyordu. En ön koltuktaydık ama şoförün ne dediğini asla anlayamıyorduk. Otobüs halkı ayaklanıp çevreye bakmaya başladı. Sonra şoför otobüsü kenara çekip kapısını açtı.

Aralık kapıdan bir ses geldi: “Anneee, anneee… ” Annem fırladı otobüsten.

Camdan dışarı bi baktım; üzerinde çizgili pijamalar, ayağında terliklerle kış ayazında abim yolda öylece duruyor. Abimin yanında biri vardı ve bizim şoförle konuşuyordu. “Çok hasta, ateşi var, tutamadık, hastaneden kaçtı, annemle kardeşimi görecem diye tutturdu. Saatlerdir şehrin girişinde otobüsün yolunu gözlüyoruz.”

Ağzımın kenarında beklettiğim köfte ekmekle aşağı inip abime sarıldım. Kucağımda abimin izne gelirken getirdiği Barbie bebek vardı. Abim beni ve bebeğimi görünce gülmeye başladı. Şoför bir süre öylece durduktan sonra cebinden çıkarttığı sigarayı yakıp uzaklaştı otobüsten.

Çizgili Pijama&rdquo için 1 yorum

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: