2000+

Altın Küpeler – ♫

Belki 10, belki 11 yaşındayım. Evde yine gürültü, kıyamet. Çocukluğuma dair hatırladığım bütün anıların arkasında hep bir gürültü var. Annemle babam tartışıyor. Annem dayanamıyor, evden gidecek yine. Gidecek ama nereye, nasıl gidecek? Daha önce defalarca evi terk etmeye kalkmış, birkaç saatliğine komşuya gitmiş. Bazen babam gelip bir şekilde barışmak istediğini söyleyince, bazen de babamdan ses çıkmamasına rağmen başka bir evde daha fazla kalamayacağını anlayınca eve dönüyor annem. Babam da umursamıyor artık annemin gidişlerini. Nasıl olsa geri dönecek.

Annem gitmeye karar vermiş ama parası yok. Bunu nasıl anladığımı hatırlamıyorum. Belki evde bir yerlerde para ararken görüyorum onu, belki kendi söylüyor bana. Gitmesini istemiyorum ama ne kadar üzgün olduğunu da görüyorum. “Anne…” diyorum, “Altın küpelerim, bunları bozduralım.” Annem yüzüme bakıyor, “Bunlar gerçek altın mı ki?” “Evet.” diyorum. Kulağımı deldirdikten sonra ilk takılan küpelerin yerine babamın alıp getirdiği küpeler bunlar, ilk küpelerim. Gerçek olup olmadıklarını bilmiyorum, annem de bilmiyor.

Annem alıyor elimden küpeleri, beni giydiriyor. Kapıyı kilitlemeden evden çıkıyoruz. Elimden tutuyor, hiç konuşmadan bir yere yürüyoruz. Ben korkuyorum ama korktuğumu belli edersem annem beni yanına almaz diye düşünüp hiç sesimi çıkarmıyorum. Küçük bir dükkâna giriyoruz. Annem altın küpelerimi adama uzatıyor bir şey söylemeden. Adam bir süre küpelere bakıyor. Sonra “Abla bunlar sahte.” diyerek annemin eline tutuşturuyor geri. Annem bana bakıyor, ben altın küpelerime. Eve dönüyoruz, hiç konuşmadan.


Ana görüntüdeki çizim yazara ait.

Creative Commons Lisansı

Altın Küpeler – ♫&rdquo için 2 yorum

  1. Anılar, birbirimizi düğme gibi ilikleyecek galiba. 3 sene önce bilgisayarım bozulduğunda annemin 30 yıllık altın kupelerini bozdurmak zorunda kalmıştık. Hayatımda bu kadar ağladığım başka bir gün hatırlamıyorum.

  2. Kısacık bir hikaye, bir çok hayal kırıklığını aynı anda nasıl da güzel anlatmış…

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: