1990'lar

Disko Gecesi

1992 yazı. Yaz tatillerini Giresun’da, köyde geçiyoruz. Anneannemin köydeki evinde maaile birlikteyiz. Teyze ve dayı çocukları hep bir arada. Bu evdeki yaşamı ve bu yaşamın nasıl sona erdiğini başka bir yazıya saklıyorum. Henüz sahil yolu genişletilmemiş, Karadeniz insanı denizden koparılmamış. Sahilde plajlar, çay bahçeleri, restoranlar ve hatta diskolar, barlar var.

Bir gece ailenin gençleri diskoya gitmeye karar verdi. Tabii ailenin genç ruhlu teyzesi yani annem yanlarında. Disko dediysem tatil yörelerindeki aile dostu diskolardan, yoksa henüz ilkokula başlayan benim orada ne işim var? Ama disko nedir filmlerden biliyorum ve kendimi yetişkin gibi hissediyorum. Hazırlanıp süsleniyorum, ne giydiğim aklımda değil, ama ablamın siyah, çiçek desenli, askılı, mini elbisesini çok net hatırlıyorum. Heyecanlı olan tek ben değilim. Bu gece, 16-17 yaşlarındaki ablam ve kuzenlerim için de bir ilk. Kapıda “Damsız girilmez” yazısını okuyup heyecanla kendi aralarında kız erkek sayısını kontrol ettikleri komik sahne hâlâ gözümün önünde.

Mekân ile ilgili hatırladıklarım sınırlı. Mekândan çok orada hissettiklerimi hatırlıyorum. Karanlık bir yer, ama rengârenk spot ışıkları dolaşıyor, dönemin dans şarkıları çalıyor. Girer girmez büyüleniyorum. Masada siparişler verilirken bana da alkolsüz bir kokteyl söyleniyor, gençlere alkollü kokteyl izni çıkmış. O zaman kokteyl deyince aklımıza sadece gökkuşağı renklerinde, üstüne şemsiye kondurulmuş, maytaplı bir içecek geliyor. Kokteylim alkolsüz olsa da ben mutluluktan uçuyorum. Çok geç bir saatte upuzun saçlarım ve en güzel kıyafetlerimle dışarıdayım ve yetişkin, güzel bir kadın olduğumu hayal ederek maytaplı şemsiyeli gökkuşağı kokteylimi yudumluyorum.


Creative Commons Lisansı

Bu eser Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansıile lisanslanmıştır.

Disko Gecesi&rdquo için 1 yorum

Bir Cevap Yazın

Şenlik sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et